İdare hukuku, idarenin kuruluşuna, yapısına, işleyişine ve idarenin yerine getirdiği işlevin düzenlenmesine ilişkin kuralları içerir.
İdare hukuku, temelini Anayasa’dan alan ve amacı kamu yararını gerçekleştirmek olan idarenin işleyişini ve kişilerle olan ilişkilerini düzenleyen bir hukuk dalı olarak da tanımlanabilir.
İdarenin gerçekleştireceği idari işlemler, gerçek ve tüzel kişileri yakından ilgilendirmekte olup, söz konusu işlemlerin hukuka aykırı olması halinde, bu hukuka aykırılıkların giderilmesi için idarenin yetkili mercilerine başvurulması ve davaların açılması gerekmektedir. Hukuk büromuzun idare hukuku alanında vermekte olduğu hizmetler başlıca şu şekildedir;
İptal davası, yalnızca idari işlemler hakkında açılabilen bir dava olmakla birlikte idare işleminin yetki, şekil, sebep, amaç ve konu unsurları yönünden denetlenmesini sağlamaktadır.
İdari işlemin yukarıda belirtmiş olduğumuz 5 unsurundan birinde hukuka aykırılık tespit edilir ise, bu aykırılık durumunu gerçekleştirenler tarafından açılmış iptal davası, davacının lehine sonuç verecektir. Dolayısıyla iptal davası sadece menfaati ihlal edilenler tarafından açılabileceğini söylememizde fayda vardır.
Tam yargı davası, idari işlem ve eylemden dolayı kişisel hakları doğrudan ihlal edilenler tarafından açılan bir idari hukuk dava türüdür.
İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun ilgili maddesine göre:
“İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları.“
İdari işlem veya eylem sonucunda hakları ihlal edilen kişiler tam yargı davası açma hakkına sahip olacaktır. Tam yargı davası bir tazminat davası niteliğinde olup, idarenin işlem veya eylemi ile sonucunda oluşan zarar arasında illiyet bağı da bulunmalıdır.
İdare hukukunun alanı çok geniştir. Bu nedenle idare avukatının vermiş olduğu hizmetler de buna bağlı olarak fazla sayıdadır. Belli başlı hizmetleri saymak gerekir ise şu şekilde sıralayabiliriz:
İdari hukuku avukatının başlıca vermiş olduğumuz hizmetler arasında yer almaktadır